Yaşam

Domuzu nasıl linç ederiz

Şaşkın şaşkın panik halinde sağa sola korkuyla koşan bir domuz. Sanki yavru bir domuz.
Arkasında “vur ulan vur vur vur ” diye bağıran gözü dönmüş bir insan güruhu. Ellerine geçirdikleri taşlarla domuzu linç etmeye çalışan bir kalabalık.
Olayın nerede olduğu ve kimlerin bu linç olayına katıldığı çok önemli değil.
Bütün olay bu topraklarda linç kültürünün var olması. Ve her geçen gün bu duygunun güçlenerek artması.
İster hayvan, ister insan farketmiyor.
Yakıyoruz, yıkıyoruz, taşlıyoruz, linç etmeyi seviyoruz. Gerçek yaşamda da, sosyal yaşamın her alanında da fırsatını bulduk mu hiç affetmiyoruz.
Şiddeti, saldırmayı, öldürmeyi, seviyoruz, bundan garip bir haz duyuyoruz. Üstelik bir arada olunca bu dürtüler daha da belirgin bir hale geliyor.
Bu olayda beni ilgilendiren en önemli yönlerden biri de toplumda giderek artan bu şiddet duygusu.
Sorsan ” domuz işte, üstelik hiç bir faydası yok” derler. Zaten haram değil mi? Vurun o zaman abalıya. Sadece vurmayın, zafer kazanmış bir komutan edasıyla poz verin hayvanın kafasına basarak…
Belli ki hayvan yolunu kaybetmiş ya da aç, yoksa gelir mi linç edileceğini bile bile..
Belki bu kadarını domuz bile tahmin edememişti. Arada “yazıktır bırakın hayvanı” diyen iyi niyetliler olsa da onları dinleyen kim? Kitle psikolojisi öldürmeye yok etmeye koşullanmış bir kere…
Hayvan kimseye de saldırmıyor, kendini bile koruyamıyor, can derdine düşmüş besbelli.. Neredeyse soluk alamayacak bir halde ama yine de en büyüğünden taşları atın kafasına kafasına…
Linç görüntülerini izleyip de tepki göstermeyenin insanlığından şüphe duyarım.
Şimdi birileri kalkıp da bu “yobazların işi” deyip , ya da o bölge halkına bazı yakıştırmalar yapıp konuyu başka yerlere çekmesin. Konuyu farklı alanlara götürüp bundan nemalanmak isteyenler de linç kültürünün bir başka çeşidini sergilemiş olurlar.
Hiç bir canlıya zarar verilmesini doğru bulmayanlardanım. Hiç bir canlı bu şekilde bir davranışı hak etmiyor. Eğer o domuz zararlı ve yakalanması gerekiyorsa bunun daha farklı yolları mutlaka olmalı.
Sokakta kime sorsanız “biz toplum olarak hayvanları çok severiz” der. Eşekten ördeğe, keçiden köpeklere tavuklara kadar tecavüzleri saymazsak tabi…
Hayvanlara karşı işlenen suçlara verilen cezalar mutlaka değişmeli. Kendini savunmaktan aciz zavallı hayvanlara karşı işlenen suçlarda para cezası yerine mutlaka hapis cezaları getirilmeli.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir